29 Şubat 2008 Cuma

HERKESE ÇOK TEŞEKKÜRLER.... KURUTULMUŞ YEŞİL FASULYE


Arkadaşlar bu bloğu açmakla ne kadar doğru birşey yaptığımı, sizleri tanımadan da olsa sevmekle ne kadar isabetli bir davranışta bulunduğumu bugün daha iyi anladım.Yorumlarınızla beni yalnız bırakmadınız, tanıdığım tanımadığım herkes yorum bırakmış, herkes destek olmuş bana...İnanın gözlerim doldu okurken hepsini, bu zamanda arkadaşım dediğin, dostum dediğin kişiler insana köstek olurken, siz hiç tanımadığım tanımadan sevdiğim kişiler bana destek oldunuz...Hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum, iyi ki varsınız... Yorumu yazan kişiyi hala merak ediyorum, çünkü böyle birşeyi ancak içinde kıskançlık, öfke, intikam duygusu oluşmuş biri yazabilir. O yüzden ben yazılan yorumun boyutunu değil, içinde bu duyguları besleyen kişiyi merak ediyorum.Ama kısmetse bulmama çok az kaldı, kankardeşim bilgisayar programcısı şuan Ip adresinden tek tek yorumları inceliyor ve süzüyor, sonucu çok merak ediyorum, ayrıca da korkuyorum, umarım tanıdığım birisi değildir.Çünkü tanıdığım kişilerden zarar görmek beni çok üzer.Tekrar hepinize teşekkürler deyip, hem şu diyet günlerinde iyi gideceğini düşündüğüm salatamı, hem de babaannemin kuruttuğu Burdur'dan getirdiğim fasulyenin tarifini vereceğim.En güzeli de tenceremde Burdur bakırcılar çarşısından :)))

Malzemeler
250 gr. kurutulmuş yeşil fasulye
2 adet domates
1/2 çay bardağı kadar zeytinyağı
1 adet soğan
1/2 yemek kaşığı salça
Tuz

Yapılışı
Fasulyeyi ayıklayın ve yıkayın. Kaynar suda pişene kadar haşlayıp süzün.
Bir tencerede yağda soğanı öldürün, küp küp doğradığınız domatesleri ve salçayı da ilave edip kavurun.
Daha önceden haşladığınız fasulyeleri de ekleyip güzelce kavurun. Üzerine 1 su bardağı su ekleyip 5 - 10 dk. daha pişirin ve ocaktan alın.

28 Şubat 2008 Perşembe

ÜZÜLDÜM....:(((


Arkadaşlar bugün bir yorum aldım çok üzüldüm, kızdım, sinirlendim demiyorum, sadece ve sadece üzüldüm.Gerçi hala silmedim yorumunu silmeye de gerek yok benim yorum kutum herkese açık, iyi veya kötü bütün yorumlara, eleştirilere açığım."Yorum yazan kişi bloğumda doğru dürüst bir tarif olmadığını ve internette boşuna yer kapladığımı düşünmüş..." Bunu kimin yazdığını gerçekten çok merak ediyorum, ben blog alemindeki herkesi karşılıksız, hiç tanımadan, karşılık beklemeden, tüm kalbimle, iyi veya kötü, güzel veya çirkin ayırmadan, önyargısız seviyorum. Bu yorumu blog aleminden biri mi yazdı onu da bilmiyorum.Ama ben bloğumu seviyorum, blog sayesinde çok güzel arkadaşlıklar, dostluklar edindim.Yorum yazan kişiye sesleniyorum ben bloğumu burada yaptığım şeyleri paylaşmak, paylaştıkça yeni insanlarla tanışmak, yeni arkadaşlar edinmek, yeni dostluklar kurmak, yeni şeyler öğrenmek için açtım.Kesinlikle ben en iyisini yapıyorum ben çok güzel tarif veriyorum, en güzeli benim diye bir iddaam yok, olamaz da...Ama kendisine bu yorumu yazdıracak kadar içinde ne gibi bir nefret oluşturdum onu da anlamadım... En son olarak yorum yazan veya yazmayan, blogumu beğenen veya beğenmeyen bütün herkese çok teşekkür ediyorum...İyi ki varsınız, iyi ki bu bloğu kurmuşum ve iyi ki sizleri tanımışım.Bu tarz yorum yazan insanlar beni yıldıramayacak...YORUM YAZAN ARKADAŞIM SENİN ADINA ÜZÜLÜYORUM, YAZIK SANA BAŞKA BİRŞEY SÖYLEMİYORUM...

27 Şubat 2008 Çarşamba

PORSELEN ÇAY ETKİNLİKLERİ 16 VE SİHİRLİKEPÇEMİN KURABİYESİ :))


Dün yemek yaparken birden canım kurabiye yapıp işyerindeki arkadaşlarıma götürmek istedi.Bir tarafta yemek pişerken, bir tarafta da ben bu kurabiyeleri yaptım.Bu kez farklı bir değişiklik yapıp, becerikli arkadaşım Sihirlikepçe'min sayfasında gördüğüm kurabiye tarifini uygulamak istedim, kendisi kadar güzel sunum yapamadım ama affına sığınıyorum artık.Bu tarifle beni etkinliğine davet eden Sevgili papatya68 arkadaşımın devam etmiş olduğu Porselen Çay Etkinlikleri 16'ya katılmak istiyorum.Davetin için teşekkürler canım, afiyet olsun...
MALZEMELER

250 gr. oda sıcaklığında tereyağı
1 çay bard. 1 parmak eksik sıvıyağ
4 çorba kaşığı buğday nişastası
4 çorba kaşığı pudra şekeri
4,5 su bard. elenmiş un
Üzeri için: Pudra şekeri

YAPILIŞI
Tereyağını ve sıvıyağı iyice karıştırın. Pudra şekerini ekleyip iyice çırpın.Karışım pürüzsüz hale gelince birlikte elediğiniz un ve nişastayı ekleyin.
-Hamuru iyice yoğurun.
-Daha sonra hamurdan büyük parçalar alarak tezgahta yuvarlayın ve uzun rulolar yapın ( yaklaşık 1- 15, parmak genişliğinde).
-Yaptığınız ruloları ikişer parmak arayla, keskin bir bıçak yardımıyla kesin.
-Yağlanmış yada yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine dizin. Kurabiyelerin üzerini çatalın sırtıyla hafif bastırarak şekillendirin.
-Önceden 160-165 C ile ısıtılmış fırında hafifçe pembeleşene kadar ( yada altları pişene kadar) pişirn.
-Fırından çıkardığınız kurabiyelerinizi biraz ılıması için beklettikten sonra bol pudra şekeri eleyerek servis yapın..
Afiyet olsun...

25 Şubat 2008 Pazartesi

ZEYTİNYAĞLI PIRASAM...



Sizlere bugün her zaman severek yaptığım Emine Beder’e ait zeytinyağlı pırasa tarifini vereceğim.


ZEYTİNYAĞLI PIRASA

MALZEMELER

1 kg pırasa
1 soğan
2 havuç
1 çorba kaşığı şeker
1 tatlı kaşığı tuz
1 kahve fincanı pirinç
Yarım su bardağı zeytinyağı

HAZIRLANMASI

1- İnce ince doğranmış veya rendelenmiş kuru soğanı bir tencereye alalım.Bir kaşık zeytinyağında rengi değişinceye kadar sürekli karıştırarak hafifçe pembeleştirelim.
2- Soyup yıkadığımız havucu ince halkalar halinde doğrayarak soğana ekleyelim.Biraz çevirip kavurduktan sonra içine pırasayı ilave edelim.Pırasa hafif ölür gibi olduğunda şekeri, tuzu ekleyelim.Pirinci ayıklayıp bol suda yıkayalım.Tencerenin dibine yapışmaması için pirinci en son ekleyelim.
3- Son olarak bir bardak su ile yarım bardak zeytinyağını da tencereye alarak 20-25 dakika pişirelim.

Not : Eşim salçalı ve biraz sulu sevdiği için ben 1 kaşık salça ilave ediyorum, su miktarını da 1,5 bardak artırıyorum.Afiyet olsun hepinize…

24 Şubat 2008 Pazar

GELLLL GELLLL MANGALA GELLLL :)))




Herkese iyi haftalar... Haftasonu yazdan kalan günler yaşayınca soluğu piknik alanında aldık. Gerçekten nefis bir hava vardı, soğuk günlerden sonra çok ihtiyacımız varmış bunu dün daha iyi anladım.İzmirli olarak soğuk havaya ne yazık ki alışkın değiliz. Bütün negatif enerjimizi toprağa boşalttık, pozitif enerji yükledik ve haftaya başladık... Haydi buyrun sizde alın lütfen :)))

22 Şubat 2008 Cuma

GAZETEMİZİN 1.YILDÖDÜMÜN'DEN KOKTEYL MASASI

Arkadaşlar sizlere arşivimdeki gazetemizin 1.yıl dönümüne ait kokteyl masasını sunmak istiyorum.Bu masadakilerin hepsi becerikli Ayşe Teyze'ye ait.Bu kokteylden sonra ayrıca yemek verildi ama bu işyerimizdeki küçük kutlamaydı.Eski ajandamı karıştırırken Ayşe Teyzemin vermiş olduğu havuç tarotor tarifini buldum.Şimdi sizlerle onu paylaşmak istiyorum.

HAVUÇ TARATOR
MALZEMELER:
½ kg. havuç
½ kg yoğurt
3 diş sarımsak
½ çay bardağı zeytinyağı
Ceviz, maydanoz
YAPILIŞI: Havuçlar soyulur, rendelenir. Zeytinyağında sotelenir, tuzu eklenir, servis tabağına alınıp, soğuması beklenir.En son üzerine sarımsaklı yoğurt dökülüp, maydanoz ve ceviz ile süslenir.Afiyet olsun...Tarif için teşekkürler Ayşe Teyze...


19 Şubat 2008 Salı

ANNECİĞİMİN SOĞAN YAHNİSİ VE SALATAM




Bugün sizlere annemin yaptığı soğan yahninin tarifini vereceğim, yanına da annemin güzel yemeğine eşlik eden salatam :))) Annecim ellerine sağlık...
MALZEMELER:

500 gr. arpacık soğan
250 gr. kuşbaşı et
1 kaşık salça
1 tane havuç
Tuz, karabiber Sıvıyağ
YAPILIŞI:
Tencerede yağ ve etler kavrulur, salça ilave edilir.Bir süre daha kavrulan salçanın üzerine su konarak etler pişmeye bırakılır.Etlerin pişmesine yakın soyulmuş arpacık soğanlar bütün olarak ete ilave edilir.Halka halka doğradığımız havuçları da ilave ettikten sonra, et ve sebzeler yumuşayıncaya kadar pişirilir.En son baharatı eklenip, 5 dakika kadar daha pişirilir, yemeğiniz servise hazır.(Annemin tarif vermesi biraz zor oldu, o sırada devreye aşçılık belgesini rafa kaldırmış babam girdi :))) Aile boyu bir tarif yani, afiyet olsun hepinize :))

18 Şubat 2008 Pazartesi

DUMANI ÜSTÜNDE TAVUK SOTEEEE :)))


İşten eve gidinceye kadar beynimde kurduğum, eve gider gitmez de yapmaya koyulduğum tavuk sotemin tarifini vereceğim sizlere...Tabiki hepiniz biliyorsunuz ama bu da benden, çalışan bayanlar için biçilmiş kaftan...Hadi buyrun, Afiyet olsun...

Malzemeler:
2 adet tavuk göğsü
1 adet soğan
1 diş sarımsak
2 adet iri domates
2 çorba kaşığı zeytinyağı
Tuz,kimyon, karabiber,kekik
Hazırlanışı :
Göğüs etlerini tavaya küçük kuşbaşı şeklinde doğrayalım. Orta ateşte etler suyunu bırakıp çekinceye kadar kavuralım. İnce kıyılmış soğan,sarımsak ve sıvıyağı ekleyip soteleyelim, domateslerimizi de tavaya ilave edelim.Tuzu, kimyonu, karabiberi ve kekiği ekleyip karıştıralım.Kapağını kapatıp 10 - 15 dakika ara ara karıştırıp pişirelim.İşte bu kadar, afiyet olsun :)))

17 Şubat 2008 Pazar

PAZAR KAHVALTIMIZ VE MEYVE SALATASI :)))



Hepinize soğuk bir kış gününden iyi pazarlar…Dışarıda hava felaket, bu bizim için biraz iyi biraz kötü oldu.Hiçbir pazar evde oturmaya vaktimiz olmuyordu, hemen kendimizi sokağa atma ihtiyacı duyuyorduk.Malum haftaiçi işyerinde bunalıyoruz…Kahvaltıyı yaptık, can sıkıntısı sardı, C vitamini ihtiyacımı karşılamak içinde sizlere ballı, muzlu, cevizli meyve salatası yaptım…Hadi buyurun birlikte yiyelim…Sevgiyle kalın…

14 Şubat 2008 Perşembe

SEVGİLİME, SEVDİĞİME, BÖCÜKÜMEEE :))) AŞIK EDEN TARİFLER...


Hepimizin sevgililer günü kutlu olsun… Yeniyılı nasıl İsa’nın doğumunu kutlamak için kutlamıyorsak, sevgililer gününü de Aziz Valentine’i anmak için kutlamıyoruz. Sevgililer günü bahane aslında, amaç sadece güzel bir yemek yemek, birbirimizi şımartmak, bunun dışına çıkmıyor. Hele ki benim gibi kırmızı hastasıysanız sizin için biçilmiş bir kaftan Sevgililer günü, çünkü heryer kıpkırmızıııııı :))) Akşam heyecanla eve geldim, 2 ayağım bir pabuç bir biçimde yemekleri hazırladım, masayı kurdum, hazırlıklar bitmek üzereyken elinde bir demet gülle böcüküm geldi. Ben küçük bir çocuk mutluluğuyla masamı gösterme heyecanındaydım ama eşimin gözleri masayı görmek için can atıyormuş gibi görünüyordu. Ben sürpriz yapacağımı umuyordum ama eşim aslında kendini böyle bir sofraya hazırlayarak gelmiş,hatta işyerindekilere ooo akşama beni nasıl bir sofra bekliyor acaba merak ediyorum diye de belirtmiş.Neden insanın yaptıkları yapacaklarının teminatıdır ki acaba :):) Sanırım ben sofra hazırlamasaydım sürpriz olacakmış... Bu masada çok komik gelecek ama benim için çok büyük bir devrim olan birşey var, ilk defa muffin yapıyorum, zaten daha düne kadar muffin kalıbım bile yoktu, hepiniz Ay'a çıktınız ama ben hala yayayım baksanıza, tarifi Sevgili Tarçın'ın Mutfağından aldım, gerçekten sonuç muhteşemdi, ben sadece değişiklik olarak krem şanti ve Çikolata rüyası ile süsledim... İşte sizlere mütevazı, kırmızılı, sevgililer günü masam…Bu masayla Kuş’un Mutfağı arkadaşımın yapmış olduğu “Aşık Eden Tarifler” etkinliğine katılmak istiyorum. Canım aşkım, uğurböceğim, uğuruna inandığım, herşeyim SENİ ÇOKKKKKK SEVİYORUM...İyi ki benimsin, iyi ki eşimsin, iyi ki diğer yarımsın...

MENÜMÜZ

1 – Domates Çorbası
2 – Tavuk Şiş
3 – Garnitürlü Pilav
4 – Salamlı Kanepe
5 – Kakaolu Muffin (Tarif
Tarçın'ın Mutfağı'na ait )

Domates Çorbası: (Tarif Portakal Ağacı’na ait)

Malzemeler:
2 yemek kaşığı sıvıyağ
2 yemek kaşığı un
1 yemek kaşığı salça
5 adet rendelenmiş domates
5 su bardağı su
2 yemek kaşığı süt
tuz

Hazırlanması:
2 yemek kaşığı sıvıyağ ile 2 yemek kaşığı unu biraz kavurun.
1 yemek kaşığı salça ile 5 adet rendelenmiş domates ekleyin. Topaklanırsa bu aşamada el blendırı ile karıştırın.
Daha sonra 5 su bardağı su ekleyin.Koyulaşana kadar karıştırarak pişirin.
Servis yaparken tencereye sütü ve tuzu ilave edin.
İsteğe göre üzerine kaşar rendesi serpin.



13 Şubat 2008 Çarşamba

ACILI EZME VE BEKLEDİĞİMİZ ÇİPURALAR :)))


Arkadaşlar işyerinden benim nazlı mı nazlı,narin mi narin,çıtkırıldım mı kırıldım bir arkadaşım var kendisi minik falan değil bu arada benim gözümde minik :))) Sağolsun annesigilin evde olmadığı akşam bizi terasta balık yemeye davet etti.Benim için hiç uygun olmayan bir zamandı ama onu kırmak istemedim.Normalde suyu dahi annesinden isteyen arkadaşımızın hazırladığı sofra karşısında hepimiz utandık ve hayran kaldık:))) Kendisine söz vermiştim bloğuma koyacağıma ama bir türlü nasip olmamıştı eee ne diyelim geç olsun ama güç olmasın...İnşallah kendi evinde yemek nasip eder bu yemekleri ... (Balıklarımız hala ızgarada bu arada) Bakalım siz ne diyeceksiniz bizim miniğin sofrasına??? (Eski bloğumdan)
EZME TARİFİ
Malzemeler
2 adet Kuru soğan
2 adet yeşil biber
2 adet domates
1 diş sarımsak
1 yemek kaşığı biber salçası
3/4 demet maydanoz
3/4 demet dereotu
3/4 demet nane
1 tatlı kaşığı kekikTuz, karabiber, pul biber, limon suyu, zeytinyağı

Yapılışı
Kuru soğanı, yeşil biberi, naneyi, maydanozu, dereotunu rondoda karıştıralım..Süzgeçe koyup süzülmesini bekleyelim.Kabuklarını soyup, küçük küçük doğradığımız domatesleri de ekleyip, tüm malzemeleri karıştıralım.Üzerine biber salçasını, tuz, karabiber, kekik, pul biber, limon suyu ve zeytinyağını ekleyelim.Ezmemiz servise hazır, Afiyet olsun :)))

11 Şubat 2008 Pazartesi

PORSELEN ÇAY ETKİNLİKLERİ 14 VE ZEYTİNYAĞLI SARMA

Arkadaşlar hepinize iyi haftalar diliyorum.Arşivimde olan zeytinyağlı sarma tarifiyle Defne arkadaşımın devam ettiği Porselen Çay Etkinlikleri 14'e katılmak istiyorum.Tarif Sevgili Portakal Ağacına ait ben değişiklik yapmadan aktarıyorum ama ben küçük değişiklikler yaptım...Hepinize afiyet olsun...
MALZEMELER
4-5 adet kuru soğan
1 çay bardağı zeytinyağı
1,5-2 yemek kaşığı çam fıstığı (dolmalık fıstık)
2 su bardağı pirinç
1 yemek kaşığı kuru nane
1-1,5 tatlı kaşığı karabiber
1 tatlı kaşığı tarçın
2 kesme şeker
2 yemek kaşığı kuş üzümü
yarım limonun suyu
1 su bardağı kıyılmış maydanoz
1 tatlı kaşığı tuz
1 çay bardağı kaynamış su
yarım kg salamura asma yaprağı
yarım çay bardağı zeytinyağı
2 su bardağı kaynamış su

HAZIRLANMASI
1. 4-5 kuru soğanı yemeklik doğrayıp, 1 çay bardağı zeytinyağı ve 1,5-2 yemek kaşığı dolmalık fıstık ile (fıstıklar pembeleşene kadar) kavurun.
2. 2 su bardağı pirinci yıkayıp soğanlara ekleyin. 1-2 dakika daha kavurun. sonra sırasıyla tencereye 1 yemek kaşığı kuru nane, 1,5 tatlı kaşığı karabiber, 1 tatlı kaşığı tarçın, 2 kesme şeker, 2 yemek kaşığı kuş üzümü, yarım limonun suyu ve 1 su bardağı kıyılmış maydanoz ekleyip karıştırın. tencereye 1 tatlı kaşığı tuzu ve 1 çay bardağı kaynamış suyu ilave edin. çok kısık ateşte pirinçler suyu çekene kadar demlendirin. pirinçler suyu çekince tencerenin altını kapatıp
soğutun.
3. diğer tarafta yarım kg salamura asma yaprağını ılık suyla - 4-5 kez suyu değiştirerek - yıkayın. yaprakları iki avucunuz arasında sıkarak sudan çıkartın. her bir yaprağı avucunuz içine alın, ortasına 1 tatlı kaşığı içten koyun. yaprağı sigara böreği gibi sarın.
4. pişireceğiniz tencerenin dibine bir sıra yaprak serin (böylece dibi tutmaz). üzerlerine sarmaları
dizin. en sonunda üzerlerine bir sıra daha yaprak kapatıp yarım çay bardağı zeytinyağı gezdirin. (ekşi olsun isterseniz yarım limon suyu da ekleyebilirsiniz)
5. yaprakların üzerine bir tabak kapatın ve 2 su bardağı kaynamış su ekleyin. tencereyi ateşe koyun. su kaynamaya başlayınca ateşi kısıp 30 dakika pişirin. piştikten sonra sarmaları soğutup servis tabağına dizin. limon dilimleri ve maydanoz yaprakları ile süsleyip servis yapın.Afiyet olsun...

4 Şubat 2008 Pazartesi

PORSELEN ÇAY ETKİNLİĞİ 13 VE HEDİYELERİMMM :)))

Dilekciğimin hediyesi ve mektubu
Sevgili Müdürüm Ayşe Hanım'ın hediyesi

Arkadaşlar bugün ne kadar mutlu edildiğimi, sevilmenin, önem verilmenin, paylaşmanın beni ne kadar etkilediğini söylemeden geçemeyeceğim. Aslında sevinmeye ve mutlu edilmeye cumartesi gününden başlamıştım blog sayesinde tanıştığımız ezgi cumartesi günü eşiyle birlikte doğum günümü kutlamak için İzmir’e geldiler.Bugün sabah işyerine geldiğimde daha bilgisayarı açar açmaz yine Ezginin kutlamasıyla karşılandım, hemen ardından bloğunda benim için yer verdiği mesajı gördüm ve yine çok duygulandım.Öğlen eski müdürümle yemeğe çıktık, onun kutlaması ve hediyesiyle sevincim daha da katlandı...Daha sonrasında gelen kutlamalar, arkadaşlarım derken mesaiyi bitirmek üzereyken canım arkadaşım, canım dostum Dilekciğimin kargosunu aldım, hediyesini hele ki uğurböceğine kadar düşünülmüş mesajını görünce gözlerim doldu...Akşam için teyzemlere davetliydim, eve bir geldim, harika hazırlanmış bir sofra, daha sonrasında sürpriz pasta :))) dahası da var sinemaya gitmeyi planlamışlar, apar topar hazırlandık, sinemaya sanırım 5.viteste gittik ama biz gittiğimizde film başlayalı yarım saat olmuştu o planları suya düştü :))) Amaaaaaaaaaa pes etmediler cafeye gittik, bol bol güldük, sohbet ettik, tavla oynadık harikaaaaaaaa bir gündü, harika bir geceydi, bu yıl 40 gün 40 gece kutlama yapıyorum sanki :))) Canım arkadaşlarım iyi ki sizi tanımışım, iyi ki bu bloğu kurmuşum, ve iyi ki benim dostumsunuz, hepinize sonsuz teşekkürlerrrrrrrrrrrr, sizleri çok seviyorummmmmmmmmmmmmmmmmmmm....Dilekcim inşallah beni sevindirdiğin gibi sende hep mutlu ol, dünya iyisi eşinle ömür boyu mutlu, huzurlu hayat sür canım, seni çok seviyorum... (Canım ailem, kuzenlerim, kardeşim sizleri çok seviyorum, iyi ki varsınız...Canım müdürüm herşey için sonsuz teşekkürler)
En son olarak Sevgili Hünerlieller arkadaşımın devam etmiş olduğu Porselen Demlik Çay etkinlikleri 13'e bu tarifimle katılmak istiyorum. (Tarif sevgili Seçil'e ait)
Malzemeler:
1,5 paket kremalı bisküvi
1 paket kakaolu puding
1 paket muzlu jöle
1 adet muz
1 adet kivi

Hazırlanışı:
Öncelikle kelepçeli kalıbımızın her tarafını streç filmle kaplıyoruz. kremalı büskivimizi kalıbın çevresine diziyoruz. pudingi 3 bardak sütle pişirip kalıbın en altına döküyoruz ve soğumaya bırakıyoruz.soğuduktan sonra üzerini isteğe bağlı meyvelerle süslüyoruz ve en üste jöleyi tarifine göre hazırlayıp iyice soğuttuktan sonra meyvelerin üzerine döküp 4-5 saat dolapta dinlendirip sadece kelepçeyi çıkartıp servis tabağına alıyoruz..
dilimleyip afiyetle yiyoruz.

3 Şubat 2008 Pazar

BUGÜN BENİM DOĞUM GÜNÜM :))) (04.02.2008)

Ne denir, ne söylenir bilmiyorum ama, bugün 26 yaşına giriyorum.Acısıyla, tatlısıyla 26 yılı geride bıraktım.Gerçi artık yaşlanıyorum 30 lu rakamlara çok az kaldı ama yine de her yaşın bir güzelliği var, diye düşünüyorum.Bebişimin yaptırdığı pasta birazcık, ihmalkarlık kurbanı olmuş ama ben yinede çok beğendim, buradan kendisine çok teşekkür etmek istiyorum.Bebişimin pastanın üzerine yazdığı notu kaybetmişler ve böyle basma kalıp bir not yazmışlar :))) Ben bunları yazarken böcüküm beni kenara çekti ve şunları yazdı :)))

Kelebeğim iyi ki doğdun, iyi ki varsın, sen hayatımda bana verilen en değerli hediyesin...Seninle hayatımı birleştirdiğim için çok mutluyum, bebeğim, hayatımın anlamı Seni çok seviyorum, nice mutlu yıllara...(Uğurböceğin kelebeğini çok seviyor)